- Katılım
- 2 Şub 2013
- Mesajlar
- 8,051
- Tepkime puanı
- 930
- Puanları
- 0
- Yaş
- 36
Çoğum Kişi ( Bende Dahil ) Haketmiş Diyoruz .. Fakat Türkiyede Bunlari Önemsemiyoruz... Kimseye Saygi Yok Maalesef :berbat :berbat
Sitemizi ana ekranınıza bir web uygulaması olarak nasıl yükleyeceğinizi görmek için aşağıdaki videoyu izleyin.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda kullanılamayabilir.
Arabayı oraya park eden haksız olabilir; fakat bir düzen içinde yaşıyoruz. Hukuk sistemi diye bir şey var. Herkes kafasına göre ceza kesmeye kalksa vay ülkenin haline. Trafiğe şikayet etmesi kafiydi.
Bu yazıyı yazan kişi mala zarar verme suçunu işlemiş. Umarım bulunmuş ve cezalandırılmıştır.
TCK MADDE 151. - (1) Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hâle getiren veya kirleten kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
Yaklaşım doğru ama memlekette mağdur olan cezalandırıldığı için çok bir anlam ifade etmiyor. İşte onu diyorum. Eğer bunun gibi 4-5 vaka olsa bir daha tekrarlanır mı, zannetmiyorum. Örnek veriyorum: Bizim orada park, kreş ve ilkokul dipdibe. Ama hemen yanından da otobüs, dolmuş vs. nin aktığı ana caddemiz var. Şimdi burada küçücük sabilerden söz ediyoruz. Park konusunda en hassas olunması gereken yer öyle değil mi?
Gelin de bir görün kaldırımlarda arabalardan yayalara yer kalmış mı. Öyle de bir park ediyor ki adamlar 1 cm. boşluk yok yayaya...
Kaç kere şikayet ettim gelip, bakıp gittiler. Millet de bundan cesaret aldı. Şimdi bu park edene ceza yok da üstüne yazana mı ceza var...
Madem park edene göz yumuyorsun, aynı şekilde oraya park edilmemesi gerektiğini mis gibi biliyorsun ve buna rağmen park ediyorsun (nasılsa ceza yazılmıyor diyerekten) o zaman az bile yapmışlar...
Not: Hayatımda yediğim tek trafik cezasını hatalı yere parktan yemiş birisi olarak hak ettim diyorum. Ama kaldırıma park ederken bile genişçe bir yaay geçiş kısmı bırakmıştım. Ve kızımı hastaneye ameliyata yetiştirme telaşındaydım.
O zaman arabanın sahibi de gidip yazabın ağzımı burnunu kırsın. Bu böyle sürsün gitsin.
Çok güzel bir laf var "iki yanlıştan bir doğru çıkmaz" diye. Medeni insanlar bu çerçevede hareket etmeli.
Modern devletlerde bireyler, cezalandırma görevini devlete devretmişlerdir. İnsanların kafasına göre davranmasının toplum içinde yarattığı kaos ortamı bu siatemi gerekli kılmıştır. O yüzden ceza kesmen vatandaşın görevi değil.