Yalıköy
Yalıköy, Karadeniz kıyısında kurulmuş eski bir Rum köyüdür. İlk adı Türkçe de Potin yada Çizme demek olan "Podima" dır. İdari olarak Binkılç'a bağlıdır.
Yalıköy' ü tarihe bundan 200-250 yıl öncesine kadar dayanır. Yalıköy korsanların, yan kesicilerin, kara para sahiplerinin bu paraları akladıkları bir eğlence merkeziymiş. Burada bulunan evlerin tamamına yakınının alt katlarının ticarethane olarak kullanılması Yalıköy'ün kurulduğu ilk zamanlardan beri bir alış veriş merkezi olduğunu gösterir. Bu evlerin alt katlarında genellikle şarap imalathaneleri, üst katlarında yaklaşık 40 cm yüksekliğinde sahne şeklinde bir salon ve salonun etrafında dinlenme odaları vardır. Bu evlerin günümüzde birkaç tanesi ayaktadır. Ancak kullanılmaz durumdadır.
1913 yılında Yalıköy de ikamet eden Rumlarla Balkan Türkleri mübadele edilmiş, bu mübadele sonucunda 60 hane Rumlardan kalan
1913 yılında Yalıköy de ikamet eden Rumlarla Balkan Türkleri mübadele edilmiş, bu mübadele sonucunda 60 hane Rumlardan kalan bu evler yerleştirilmiştir. İlk kurulduğunda 60 haneli olan köy, şu anda 750 hanelidir.sabit nüfusu da 2500, hareketli nüfusu da 4000 civarındadır.
Eski adı Podima olan Kısa dönemlerde de Geyikli, Işıklar, Beyaz kum diye de anılmış eski bir Rum köyüdür.
İlçe merkezine 58 Km. uzaklıkta olan bu yerleşim yeri İstanbul'un Trakya kesiminde Karadeniz kıyısındaki son köyüdür. İlçe merkezinden köye Gökçe Ali, Subaşı, Oklalı, Kestanelik, Çanakça, Dağ yenice, Ormanlı, Karaca köy Yedi köy bir Belde geçilerek tamamı asfalt yoldan gidilir. Köye ulaşım Sabah Akşam Yalı köy – İstanbul seferleri yapan saat tarifeli Otobüslerle sağlanmaktadır.
Köy engebeli bir araziye sahiptir. Kuzey kısmı kara denizle cepheli diğer yönleri ise meşe ve kayın ormanları ile çevrilidir. Doğu kısmında da nadir yerlerde yetişen kocayemiş ağaçları oldukça boldur.
Halkının bir kısmı Balkan Savaşı sonrası Yugoslavya'nın Üsküp ve Pirizeden kara yoluyla gelip buraya İskân olmuş. Buranında Rum köyü olmasından dolayı bir süre Rumlarla beraber yaşamak zorunda kalınmış, daha sonra 1924 Mübadele anlaşması yapılınca buradaki Rumlar Yunanistan'a gitmiş yerine Bulgaristan'dan gelen Türkler iskân edilmiş ve günümüze kadarda beraber tatlı bir yaşantı sürdürülmüştür.
Kilisesi yıkılmış 1955'de yapılan Camisi ufak geldiği için 1980 de yıkılmış, yerine gayet modern, büyük kubbeli zarif minareli, Şadırvan ve Sıcak, Soğuk su tesisatlı olarak yeniden yapılmış beş vakitte de hizmet veriyor. Bir Rum ( Maşatlık ) İki Müslüman mezarlığı mevcut olup Rum ve Eski mezarlık iptal edilmiş yeni mezarlık kullanılıyor.
Karadeniz'in kıyısında çok güzel ince kumlu bir sahili mevcut olup, çok uzun doğal bir plajdır. Sahilde bir de moteli vardır. Karadeniz bilhassa Poyraz havalarda çok yüksek dalgalı olduğu için denizden elenmiş çakıl ve pirinç tanesi gibi kumu sahile çıkarmaktadır. Bu kum ve çakıl Toprak Su ve Devlet kuruluşları tarafından İçme suyu Sondaj ve Filtre tesislerinde kullanmaktadır.
Turistik köy olduğu için Dört içkili, Üç içkisiz Lokanta, Kasap, Bakkal, Fırın, Manav, Tekel bayii bulunmaktadır. Benzinci, Oto tamirhanesi, Marangoz ve Demir Kaynak Atölyeleri de mevcuttur. Spor yapmak için etrafı tel örgülerle çevrili Futbol sahası, Kulüp binası, Mavi Beyaz forma ile mücadele eden bir Futbol takımı da mevcut. Köy alanında Fabrika yok ama Köyün doğusunda Paşabahçe Şişe Cam Fabrikasının Silis üretim ve arıtma tesisi ile İski'ye ait pompa istasyonları mevcut.
Orman köyü olduğundan halkının çoğu Orman ürünü yakacak veya Mangal kömürü üretiminde çalışmakta olup Ticaret de yapılıyor. Köy civarında az miktarda tarla olduğundan az miktarda Buğday, Arpa, Ayçiçeği kendi İhtiyaçlarını karşılamak için ekilip, ticareti yapılmamaktadır. Hayvancılıkta ise iyi cins Süt ineği az miktarda Koyun ve Manda bakılıyor ve ticareti de yapılıyor. Tavukçuluk, Arıcılık, Sebzecilik kendi ihtiyaçlarını karşılamak için yapılıyor. Deniz kıyısında olduğu için mevsiminde balık tutup satan tekneli balıkçıları mevcut. Kalkan, Kofana, Lüfer, Palamut, İstavrit gibi balıklar avlanıyor. Genç nesil daha ziyade Silis ocağında, Silis nakleden kamyonlarda odun ve mangal kömürü nakleden kamyonlarda çalışmaktadır. Meşhur bir yemek çeşidi yok. Meşhur ürünü ise Filtre tesislerinde kullanılan kum ve çakılı ile Orman ürünü yakacaklardır.
Tarihi eser olarak, Eski kalesi, İki doğal Mağarası ile çok eskiden Batık tarihi gemiler ve bunların topları gösterilmektedir. Köye gelen yabacı turistlerle İngilizce Almanca lisanlarında anlaşabileceği kimseleri her zaman bulabiliyor.
Köyde evlenme adetleri genelde görücü usulü veya kızla erkeğin anlaşmaları sonucu aileler arası gidip, tanışıp şartları konuşma ve dinimize uygun kız isteme adetleri uygulanır. Nişanlılık devresinde aileler hazırlık yapar. Düğün öncesi Çeyiz alma, Kına gecesi, Damat Traşı, Gelinlik Damatlık Elbise adetleri mutlaka uygulanır. Önce Dini sonra Resmi nikâh törenleri yapılır. Düğünler eskiden köy evlerinde yapılırken, günümüzde salon düğünlerine geçilmeye başlanmıştır. Düğünlerde genellikle ince saz ve hafif batı müziği çalınarak oynanıp danslar edilir.
İş icabı on kadar aile Almanya'ya, on kadar aile de ilçeye göç etmiştir. Buna karşın deniz ve ormanın bir arada oluşundan, dışarıdan buraya gelip yer satın alarak Villa Site tipi ev yaparak yazları gelen 150 kadar aile mevcuttur. Köy komşuları Karaca köy, Bin kılıç ve Kırklareli vilayetidir. Halkının tamamı Müslüman olup Çalışkan güler yüzlü, Misafirperver İnsanlardır.