- Katılım
- 28 Ara 2014
- Mesajlar
- 55
- Tepkime puanı
- 2
- Puanları
- 8
Merhaba arkadaşlar.
Bana mali acıdan herhangi bir zararı olmamasına rağmen aşırı derecede rahatsız olduğum bir konuyu sizlerle paylaşmak istedim. Aracımı yakın zamanda yetkili renault servislerinin malum maliyetleri sebebiyle daha uygun fiyatlı ve kaliteli olduğunu düşündüğüm bir oto tamircisine transfer oldum. Ilk bir kaç tamirde herhangi bir sorun yaşamadan normal bir şekilde alışverişimizi yaptık. Taaki Salı gününe kadar. Salı günü direksiyonumda rolantide sertleşme problemi nedeniyle aracımı servise götürdüm bıraktım. Sonra gün içinde beni aradılar ve test sürüşü sırasında aracımla kaza yaptıklarını ilettiler. Bende aracım eski olduğundan çok sorun etmedim. Tamir edecekseniz problem yok dedim. Tamir edeceklerini taahhüt ettiler. Buraya kadar herşey güzel gidiyordu. Sonrasına tamirci adama güven olmaz diyerekten sigorta acentemi aradım ve durumla ilgili bilgi verdim. Işte işin çetrefilii tarafı şimdi başlıyor. Sigorta acentem bir süre sonra bana dönüş yaptı ve kazanın benim trafik sigortam ile tutanak altına alındığı ve %100 kusurlu göründüğümü iletti. Yani 4 yıllık hasarsızlığımın içine etmişlerdi. Servisle konştuğumda suçun karşı tarafta oldugu bu nedenle sorun olmayacağını düşünerek (Tamamen kendi insiyatifiyle) böyle birşey yaptıklarını iletti. Yeni poliçe yapma zamanı geldiğinde farkı neyse ödeyeceğini taahhüt ederek beni ikna etmeye çalıştı. Zaten aracımıda tamir ediyordu. Hiçbir bedel talep etmeden. Ancak durum içime sinmedi bir türlü. Bu durumun firmalarının sigortası tarafından ödenmesi gerektiği benim sigortamla karşılanamayacağını ilettim. Neyseki itiraz etmedi. Siz haklısınız aracımı satın al deseniz satın almam gerekir dedi. İptal için sigorta firmama yeniden bilgi verdiğimde bana ne dese beğenirsiniz. Bu durumun kurgu olabileceği. Resimlerde neredeyse hiç hasar almamış gibi görünen kazaya karışan diğer lüks aracın onarımı içi 9000 ₺ telp edildiğini ve biz itiraz etmesek bu bedelin karşı tarafa benim sigortamdan ödeneceğini iletti. Buna düpedüz sigorta dolandırıcılığı diyoruz ve taş atıpta kolları bile yorulmuyor. Müşterilerinin güveninden faydalanıyorlar. Düzmece bir senaryo ile çok ucuza tamir ettikleri araçların onarım bedellerini işin içinde olduğunu düşündüğüm eksperinde (Normal şartlarda 10 günde gelen exper nerdeyse aynı gün gelip hasar tespiti yapmış ne garip.) yardımıyla sigortalardan faiş rakamlar ile tahsil ediyorlar. Muhtemelen karşı taraf değer kaybı talebinde de bulunacak. Sonra olan sigortasını vergisini ödeyen biz sıradan vatandaşlara oluyor. Size önerim kesinlikle tamircilere güvenmeyin. Aracıma bilerek hasar verdiklerini bile düşünmeye başladım.
Bu konuda sizleri bilgilendirmek istedim.
Bana mali acıdan herhangi bir zararı olmamasına rağmen aşırı derecede rahatsız olduğum bir konuyu sizlerle paylaşmak istedim. Aracımı yakın zamanda yetkili renault servislerinin malum maliyetleri sebebiyle daha uygun fiyatlı ve kaliteli olduğunu düşündüğüm bir oto tamircisine transfer oldum. Ilk bir kaç tamirde herhangi bir sorun yaşamadan normal bir şekilde alışverişimizi yaptık. Taaki Salı gününe kadar. Salı günü direksiyonumda rolantide sertleşme problemi nedeniyle aracımı servise götürdüm bıraktım. Sonra gün içinde beni aradılar ve test sürüşü sırasında aracımla kaza yaptıklarını ilettiler. Bende aracım eski olduğundan çok sorun etmedim. Tamir edecekseniz problem yok dedim. Tamir edeceklerini taahhüt ettiler. Buraya kadar herşey güzel gidiyordu. Sonrasına tamirci adama güven olmaz diyerekten sigorta acentemi aradım ve durumla ilgili bilgi verdim. Işte işin çetrefilii tarafı şimdi başlıyor. Sigorta acentem bir süre sonra bana dönüş yaptı ve kazanın benim trafik sigortam ile tutanak altına alındığı ve %100 kusurlu göründüğümü iletti. Yani 4 yıllık hasarsızlığımın içine etmişlerdi. Servisle konştuğumda suçun karşı tarafta oldugu bu nedenle sorun olmayacağını düşünerek (Tamamen kendi insiyatifiyle) böyle birşey yaptıklarını iletti. Yeni poliçe yapma zamanı geldiğinde farkı neyse ödeyeceğini taahhüt ederek beni ikna etmeye çalıştı. Zaten aracımıda tamir ediyordu. Hiçbir bedel talep etmeden. Ancak durum içime sinmedi bir türlü. Bu durumun firmalarının sigortası tarafından ödenmesi gerektiği benim sigortamla karşılanamayacağını ilettim. Neyseki itiraz etmedi. Siz haklısınız aracımı satın al deseniz satın almam gerekir dedi. İptal için sigorta firmama yeniden bilgi verdiğimde bana ne dese beğenirsiniz. Bu durumun kurgu olabileceği. Resimlerde neredeyse hiç hasar almamış gibi görünen kazaya karışan diğer lüks aracın onarımı içi 9000 ₺ telp edildiğini ve biz itiraz etmesek bu bedelin karşı tarafa benim sigortamdan ödeneceğini iletti. Buna düpedüz sigorta dolandırıcılığı diyoruz ve taş atıpta kolları bile yorulmuyor. Müşterilerinin güveninden faydalanıyorlar. Düzmece bir senaryo ile çok ucuza tamir ettikleri araçların onarım bedellerini işin içinde olduğunu düşündüğüm eksperinde (Normal şartlarda 10 günde gelen exper nerdeyse aynı gün gelip hasar tespiti yapmış ne garip.) yardımıyla sigortalardan faiş rakamlar ile tahsil ediyorlar. Muhtemelen karşı taraf değer kaybı talebinde de bulunacak. Sonra olan sigortasını vergisini ödeyen biz sıradan vatandaşlara oluyor. Size önerim kesinlikle tamircilere güvenmeyin. Aracıma bilerek hasar verdiklerini bile düşünmeye başladım.
Bu konuda sizleri bilgilendirmek istedim.