Sene 95, 96 Babam bir tane R9 Brodway almış beyaz renk. Kullanan bilir, durduğu yerde direksiyonu döndürmek imkansızdır. Çocuğuz tabi her fırsatta direksiyona geçip döndürmek istiyoruz. Öyle bir dünya yok, mümkün değil, babam zor döndürüyor, Ata erkil şoförlük var. (Dede çok uzun yıllar kamyon&otobüs, Amca tır, Baba taksi&kamyon içten geliyor) Neyse baba o araçla Renault defterini kapattı. Şahinler, Kartallar, Accentler bir gün bir mavi Optima belirdi kapıda... Anlatılmaz yaşanır. Halen hayalimizdedir, bir tane toplamak... Halen anlatır. BMW'ler, Mercedesler rampada sağa çekmiş ben Optima ile takır takır tırmanıyorum diye...
(kış lastiği hak getire, sene 2001, 2002 den bahsediyorum. Bizim toplumda malum yumurta dayanmadan neyse) Neyse oda geçti. Bir tane Megane 2 geldi Kırmızı renk 2.0 benzinli. O zaman benzin bu kadar pahalı değil tabi. Ankara yolunda Lagunalara ona buna ayar çekmeler... Uzun yıllar Doblo kullandım. Askeriyede tabi dağ taş Renault, orada da göze oturdu. Bir gün bir dört yol ağzında servis aracı şoför tarafından dalıp araçta 10 kaatlık masraf oluşup (bu arada dört yol ağzında sağ koldaki aracın geçiş üstünlüğü varmış arkadaşlar, rapor çıkınca biz şok, servisci vefat 8/8 onda) araç kiralamak zorunda kalınca geldimi Zeplinden bir tane Clio 4 dizel. Sevdim tabi. Evlilik teklifine o araçla gittim. Düğün aracım Beyaz Talisman, düğün yeri ordu evi
Velhasıl, Clio 4 ile teklife gittik şimdide ailecek Clio 4 alev kırmızına biniyoruz... (gönül isterdi GT-Line mavisi fakat ÖTV zammı öncesi kalan 2 araçtan biri olan aracı aldım. Diğeri ise Opak Beyaz idi. Dedim kiralıkmış gibi dolanamam ortalıkta
beyaz aracı olanları tenzil ediyorum.)