Kılıçdaroğlu Balyoz Davası

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan ByTyFn
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepkime puanı
930
Puanları
0
Yaş
36
kilicdaroglu-balyoz-davasi-5204231_o.jpg


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Balyoz Davası ile ilgili verilen kararı eleştirerek, "Bunlar hakim falan değil. Hukuk fakültesinin arka kapısından çıkan bir öğrenci, emin olun bunlardan daha iyi bir adalet dağıtır" dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Balyoz Davası'na değindi. Darbe teşebbüsünde bulunanların yargılanması gerektiğini belirtenKılıçdaroğlu, bunun, partisinin de kırmızı çizgisi olduğunu, ancak yargılamanın hukuk içinde kalmasının önemine işaret etti.Kılıçdaroğlu, Balyoz Davası başlangıcında, önce kuvvet komutanlarının nerede yargılanacağının tartışıldığını anımsattı. Anayasaya göre kuvvet komutanlarının Anayasa Mahmekesi'nde yargılanabileceğini belirten Kılıçdaroğlu, ancak özel yetkili mahkemelerin, 'bu, görevleriyle ilgili bir suç değildir' diyerek bunu kabul etmediğini belirtti.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Göreviyle ilgili suç kavramı, kişinin görevi sırasında, görevinin verdiği yetkiyi kullanarak suç işlemesidir. Ama böyle bir yorum yapılmadı. Çünkü Yargıtay'a da 160 militan yerleştirildi.
Bu dava ile ilgili somut örnekler var. Birincisi dijital veriler. Bu dijital verilerin hangi bilgisayarda üretildiği tespit edilmedi. Söz konusu verilerin Tsk'nın bilgisayarlarında üretilmediği tespit edildi.Gölcük'te Samsung marka harddisk bulunuyor. Soruyorlar Samsung'a. Samsungbu diski 2003 yılı Ekim ayında üretmiş. Bu harddiskteki bilgiler ise 2003 yılı Mart ayına ait. Daha üretilmeden 5 ay önce bu bilgiler diske yerleştirilmiş. Akıl var mantık var.Bu harddisklerin silahlı kuvvetlere ilk girişi 2004 yılında. Yani dünyada üretilmeden 8 ay önce bunlar Türkiye'de işlem görmüş oluyor. Böyle bir garabetle karşı karşıyayız.Gölcük'te yine bir CD bulunuyor. Yazı karakteri calibri. Microsoft'a soruyorlar, 'Bu karakteri ne zaman icat ettiniz?' diye. O da '2007' diyor. Yani aradan 5 yıl geçmiş. Daha firma bunu üretmeden, bunlar 2003 tarihinde bunu üretmişler. Telif hakkı istesene o zaman 'ilk biz ürettik' diye.Savcı bir dosyayı alıyor, sanık lehine olan bilirkişi raporunu dosyaya koymuyor. Bu, savcının kasıtlı davrandığını gösterir. Bunu tesadüfen avukatlar öğreniyorlar. Bir yıl 3 ay sonra bu raporu dosyaya koyduruyorlar.2003 yılında olmayan hastaneler, 2003 yılındaki bulunan CD'de var. Bu hastanelerin açılış tarihi 2008.Gelir İdaresi Başkanlığı bunların zamanında, 2005 yılında kuruldu ama 2003 yılındaki CD'de bu başkanlıktan söz ediliyor.CD'de bir isimden daha bahsediliyor ama o tarihte söz konusu kişi yaşamıyordu, ölmüş."-"Akıl ve mantıkla hareket etmeliyiz"Kemal Kılıçdaroğlu, Balyoz Davası'nda, avukatların, müvekkillerinin dosyalarına bile alınan gizlilik kararı nedeniyle bakamadıklarını, sanıkların şahitlerinin de dinlenmediğini ifade etti.Kılıçdaroğlu, söz konusu CD'lerin kimler tarafından doldurulduğunu bildiğini söyleyen bir kişinin ifade vermek istemesine rağmen mahkemede dinlenmediğini belirtti.Delillerin tartışılmasının esas olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, sanıkların ve avukatlarının ısrarlarına rağmen bu tartışmanın da yapılmadığını söyledi.Yargıtay'ın "delillerin tartışılması gibi bir safhanın bulunmadığı" yönünde karara vardığını belirten Kılıçdaroğlu, "Bu nasıl bir Yargıtay? Deliller nasıl tartışılmaz? Bunlar hakim falan değil. Hukuk fakültesinin arka kapısından çıkan bir öğrenci, emin olun bunlardan daha iyi bir adalet dağıtır" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

"Bir başka konu. Sözde plan seminerinde karar alınmış. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi'nde bu hareket yürütülecekmiş. Ama işin garip tarafı, 2003 yılında böyle bir koordinasyon merkezi yoktu.
Yine demişler ki 2003 yılında, 'haberleşmemizi Kral Tv'nin mesaj bant yayını üzerinden yapalım.' Kral Tv'ye soruyorlar, 'Biz bant sistemini 2008 yılında getirdik' diyor.Sözde planda 'Balıkesir ve Bandırma'daki büyük alışveriş merkezlerinin kontrol ve denetimi için personel planlaması yapılacak' denilmiş. Araştımış avukatlar, bu alışveriş merkezleri 2010, 2011 yıllarında kurulmuş.CD'lerde çok sayıda isimden söz ediliyor. '2003 yılında TÜBİTAK ve Aselsan'da çalışıyor' diye. Oysa bu kişiler 2004 ve 2007 yılında bu kurumlarda başlamışlar. Bunların isimleri 2003'teki CD'ye nasıl girmiş?Sözde keşif yapılmış ve bazı caddelerde nelerin yapılabileceği yazılmış. Yazıldığı söylenen tarihlerde böyle caddeler yok. Bu caddelerin isimleri 2006 yılında verilmiş.Bu, şuna benziyor. Sinemaya gidiyorsunuz, tarihi bir film izilemeye. Filmde Kanuni Sultan Süleyman'ı elinde cep telefonu ile konuşurken görürseniz, 'amma da saçma' dersiniz.Bizim iddianameler de ona benziyor. Biz akıl ve mantıkla hareket etmeliyiz . En ufak bir kuşkuya yer vermeden adaleti sağlamak durumundayız."Kılıçdaroğlu ayrıca, Balyoz Davası ile ilgili olarak AB ilerleme raporundaki ifadeleri okudu.
-"Sevsinler senin neticeni"

Yargıtay kararında, davayla ilgili olarak, "hayatın akışına, akla, mantığa uygun bulunduğu ve hukuka uygun deliller olarak hükme esas alınmalarının isabetli olduğu neticesine varılmıştır" ifadesine yer verildiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Sevsinler senin neticeni. Hayatta olmayan adamı, olmayan sokak ve caddeleri oraya koyuyorsun. Sahte belgeler var. Bunun neresi akla ve mantığa uygun? Bu yargıçların çıkıp basın toplantısı yaparak açıklamaları gerekiyor. Aksi halde onlar yargıç değildir" diye konuştu.Kemal Kıçıldaroğlu, "bu rezaletlerin geniş kitlelere anlatılması için" aydınlara ihtiyaç olduğunu belirterek, "Bütün bu haksızlıklara rağmen hala yürekli Aydınlar ortaya çıkıp bunun mücadelesini vermiyorlarsa onların aydınlığına yazıklar olsun. Ama bizim pırıl pırıl gelen gencecik bir Gezi gençliğimiz var. Odtü var. Bunların bilgi ve birikimleri o üniversiteye girmeye el vermez. Ama nasıl giriyorlar, tankla giriyorlar. Kaba güçle giriyorlar" dedi.
 
Geri
Üst