Arama sonuçlarınız

  1. Mustafa Kemal Gerçek Gerisi Yalan - Serdar Yıldırım

    ATATÜRK İLE İLGİLİ BİR ŞİİR YAZMAK Kağıt önümde, kalem elimdedir Bir büyük enerji benim beynimdedir Kalem kağıdın üstünde kanatlanıp uçtukça Coşarım, ışık olurum Anadolu'yu aydınlatırım. * * * * Atatürk şiiri yazmaya başladığımda Burası evim olabilir, bir otobüs durağı veya...
  2. Mustafa Kemal Gerçek Gerisi Yalan - Serdar Yıldırım

    MUSTAFA KEMAL GERÇEK, GERİSİ YALAN İngiliz'in izniyle yunan Batı Anadolu'yu etti talan İmkansızı mümkün kılan Mustafa Kemal gerçek, gerisi yalan. * * * * Yunan, Batı Anadolu' da çok can aldı Evleri yağmaladı, köyleri yaktı Efeler, yunan için, dağa çıktı Yunanla...
  3. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    OĞLAK İLE KARTAL Bursa Hayvanat Bahçesi’nde kartallar için ayrılan yer çok büyüktü. Buradaki kartallar, tel örgülerle çevrili, yüksek yerde uçup duruyordu. Yorulanlar ise, kayaların üstünde oturuyordu. Pek çoğu yarını bekliyordu. Genç kartal Pena, yarın bekleme bahsini çoktan geçmiş, bugünü...
  4. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    ULUDAĞ TARZANI AHMET Bursa Hayvanat Bahçesi'nde çalışmakta olan Kemal dürbünüyle Uludağ'ı gözlemliyordu. Kemal birden irkildi. Gördüğüne inanamadı. Ağaçlar arasında bir boşluk vardı ve orada ağaç yoktu. Halbuki geçen gün orası ağaç doluydu. Dürbününü sağa doğru kaydırdı. Birtakım adamlar...
  5. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    ROBOT KARTAL Yazan ve Okuyan: Serdar Yıldırım https://youtu.be/0JbP3DT6UFE
  6. Ben Mustafa Kemal Olsaydım - Serdar Yıldırım

    CUMHURİYET DEĞİRMENİ Metresine kadar, santimetresine kadar, Bilimle, bilgiyle, kültürle inşa etti, Atatürk, bu Türkiye Cumhuriyeti'ni. Sonsuza kadar muzaffer olacaktır. * * * * Cumhuriyet Değirmeni kurulduğu günden beri Buğday, arpa, mısır öğütüp un...
  7. Ben Mustafa Kemal Olsaydım - Serdar Yıldırım

    ATATÜRK İLKELERİ İnsanlar, zor durumdaysa Çaresizlik içinde kıvranıyorsa Bir çıkar yol bulunamıyorsa Mutlaka karanlık aydınlatılacaksa Halkçılık ilkesini kullanmalısın. * * * * İnsanlar, fikir anlaşmazlığındaysa Kargaşa yüzyıllardır sürüyorsa Bir çıkar yol...
  8. Ben Mustafa Kemal Olsaydım - Serdar Yıldırım

    BEN MUSTAFA KEMAL OLSAYDIM Selanik'te doğsaydım Şemsi Efendi İlkokulu'nda okusaydım 24 yaşında yüzbaşı olsaydım Yurdun kurtuluşu yolunda adım atsaydım. * * * * Tayin olduğum her yerde Suriye'de, Sofya'da İki-üç subay arkadaşım bile olsa...
  9. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    KARAGÖZ İLE HACİVAT: MİRAS Karagöz’e Mısır’daki amcasından bir sandık altın miras kalır. Bunun üzerine Karagöz yakın arkadaşı Hacivat ile beraber bir ticaret gemisine binip Mısır’a giderler. Miras işlemlerini hallettikten sonra yine bir ticaret gemisine binip geri dönerler. Ama Marmara...
  10. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    ZAVALLI ÇOBAN Bundan yıllarca önce, köyün birinde yetim bir çoban yaşarmış. Anası, babası, kimi kimsesi yokmuş. Sabahları gün ağarırken kalkar, ekmeğini, soğanını, peynirini, kavalını torbasına koyar, koyunlarını evinin yanındaki ağıldan çıkarır, eline sopasını alır, köpeği Karabaş’ la birlikte...
  11. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    KIZILDERİLİ MASALI Evvel zaman içinde küçük bir oğlu olan bir Kızılderili reisi varmış. Bu Kızılderili reisi oğlunu usta bir avcı olarak yetiştirmek istediğinden her gün ormana avlanmaya götürürmüş. Günlerden bir gün ormanda avlanırken, Kızılderili reisin oğlunu maymunlar kaçırmış. Kızılderili...
  12. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    ÇAKAL GORO İLE SİNCAP METO Çakallar istasyonundan yolcularını alan tren hareket etmişti. Trenin düdüğünü sincap son kez çaldı ve tren maymunlar ormanına doğru yol almaya başladı. Çakalların başkanı Goro buraya bir tren hattı yapılması fikrini ortaya attığında maymunların sert tepkisiyle...
  13. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    İNSAN YİYEN BİTKİ Güneş Otel sahibi Ali Bulut otelin bahçesine büyük bir sera yaptırmış ve bu serada tropikal bitkiler yetiştiriyordu. Afrika’dan getirilen et yiyen bir bitki vardı ki, Ali Bulut, onun dört yıldır bir santim bile büyümediğinden yakınırdı. Et yiyordu, balık yiyordu ama...
  14. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    KIRLANGIÇ İLE SERÇE SARAYIN SÜTÇÜSÜ ( AYŞECİK İLE YASEMİN SULTAN ) GÜLHANE PARKI ( BÜCÜR ZÜRAFA ) GEZGİN ŞEHMUZ ( GEZGİN ŞEHMUZ İLE FAKİR PADİŞAH ) GÜZEL BİR YAZ GÜNÜ ( ANNE GÜVERCİN ) Yazdığım bu hikayeler Pakistan'ın Lahore şehrinde bulunan Punjab Üniversitesi'nden öğretim görevlisi Dr.Abdul...
  15. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    KERTENKELENİN HAYALİ Büyük Sahra Çölü’ nün ortalarına yakın bir yerde, uçsuz bucaksız kum yığınlarının arasında bir kertenkele yaşıyordu. Gündüzleri kızgın güneş ışınları altında yiyecek aramaya çıkmak çok zor olduğu için daima geceleri ortalık serinleyince yuvasından çıkardı. Yuvası da birkaç...
  16. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    TİTREK TAVŞAN Ormanda her gün kurulmakta olan tavşanlar pazarı, havanın kararmasıyla birlikte, dağılıyordu. Sergisini toplayan tavşan pazar yerini terk edip gidiyordu. Vakit geç olup da pazar yerinde tavşan kalmayınca bir tavşan pazara gelirdi. Sırtında boş çuvalıyla ve bu boş çuval tezgâh...
  17. Zübeyde Hanım Doğumevi

    ZÜBEYDE HANIM DOĞUMEVİ Tarih 20- Mayıs -2020 Bursa Zübeyde Hanım Doğumevi önünde Zübeyde Hanım ile birlikteyim: Sayın Zübeyde Hanım, burası 1981 yılında 125 yatak kapasitesi ile kuruldu. Bakın sizin adınızı taşıyor. - Benim adımı taşıyan bir doğumevi mi? Kemalim 19- Mayıs -1919 tarihinde...
  18. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    GEZGİN ŞEHMUZ İLE FAKİR PADİŞAH Gezgin Şehmuz geze geze yoklar, yoksulluklar ülkesine varmış. Gezdikçe, insanların nasıl bu kadar yoksul olduklarına şaşırıp kalmış. Giydikleri elbiseler eski, yamalı, yırtık pırtıkmış. Ayaklarında ise, birer tahta çarık, yalınayak dolaşanlar bile varmış. Köyler...
  19. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    KARDEŞ ALİ - İYİLİK TİMSALİ Eski zamanlardan birinde Ali adında bir genç yaşarmış. Doğduğundan beri köyünden dışarı çıkmamış. Duyduğu, gördüğü, bildiği hep köyüne ait şeylermiş. Kendisi başkalarının işine karışmaz, kimse hakkında kötü söz söylemez, babadan kalma tarlayı anasıyla birlikte ekip...
  20. Serdar Yıldırım Hikayeleri

    SAZ ÇALAN KAZIM Köyün birinde köylünün birinin kaz sürüsü vardı. Zaten adamda kaz çobanıydı ve adı Kazım’dı. Koyun güder gibi kaz güdüyordu. Kaz çobanı önüne katmış kazları giderken durup türkü söylemeye başlayınca kazlar etrafına toplanıyor ve onu dinliyorlardı. Böyle sazsız, cazsız, müziksiz...
Geri
Üst